Çalışma hayatında yer alan kadınların, kariyerlerinde belli bir noktaya ulaştıktan sonra daha fazla yükselememelerine sebebiyet veren durumlara “Cam Tavan” denir. Cam tavanın kişilerde yarattığı tüm etkiler ise “Cam Tavan Sendromu” olarak adlandırılmaktadır. Bu tanımdan yola çıkılarak cam tavan sendromu kadınlarda görülür ancak bazen erkeklerde de rastlanabilir.
Cam tavan sendromu bir tür öğrenilmiş çaresizlikten yani kişinin iç dünyasındaki gelgitlerden ve özgüvensizlikten kaynaklanabileceği gibi daha farklı etmenler de buna sebep olabilir. Örneğin gerçek hayatta karşımıza çıkan en önemli etmen kadınların özellikle rekabetçi iş dünyasında uğradığı cinsiyetçiliktir. Zaten burada “cam tavan” tabiri kullanılır çünkü aslında kişilerin yükselmemeleri için ortada bir somut engel yoktur, varsa da gözle görülmez.
İş Dünyasındaki Cinsiyetçilik | Cam Tavan
Sektör fark etmeksizin, bugün en gelişmiş ülkelerde bile iş dünyasında tam anlamıyla cinsiyet eşitliğinin sağlandığı söylenemez.
Kadın ve erkek çalışanların aynı iş karşılığında aynı parayı alması yani eşit işe eşit ücret modeli ilk olarak İzlanda’da zorunlu hale getirilmiştir ve bu uygulama bile henüz çok yakın bir zamanda hayat bulabilmiştir. Dolayısıyla iş dünyasındaki cinsiyetçilik görmezden gelinemeyecek kadar büyük ve gerçek bir problemdir.
Aynı işi yapan ve aynı emeği harcayan çalışanlardan sırf cinsiyetinden dolayı erkek çalışanın daha fazla ücret alması da gayet sık karşılaşılan bir durumdur. Üstelik kadınların iş hayatında uğradığı mobbing yani taciz başlı başına incelenmesi gereken ayrı bir konudur.
Hamile kadınların işten çıkarılması, bir kadının alanında çok yetkin olmasına rağmen cinsiyeti yüzünden işi alamaması gibi örnekler de mevcuttur. Bütün bu etmenler bir araya gelerek cam tavan sendromunu oluşturabilir. Gerek hiyerarşik olarak üstündeki insanlar yüzünden, gerek ruhsal dünyasında yaşadıklarıyla kadın, kendi kendini kısıtlayabilir. Psikolojik olarak çöküş de bu noktada başlar.
Hayallerin Cam Tavan Yüksekliği
Herkesin bir cam tavanı vardır ve o cam tavan, görünmez engellerin başladığı yerdir. Bir kişinin iş hayatında yükselmesine, terfi alabilmesine imkan vermeyecek durumlardan kurtulmak gerekir. İş hayatındaki cinsiyet eşitsizliğini ve mobbing sorununu minimuma indirecek şekilde hareket edilmeli, toplum baskısının azalması için farklı metotlar geliştirilmelidir. Kadınların her sektörde çalışabileceği ve başarılı olabileceği inancı yerleştirilmelidir.
Bir kadının anaokulu öğretmeni olarak çalışması nasıl normal karşılanıyorsa, inşaat mühendisi olarak çalışması da toplumun tüm kesimleri tarafından normal karşılanabilmelidir. Sadece kadınlar açısından düşünülmemeli, erkeklerin de cam tavan sendromuna maruz kalabileceği akılda tutulmalıdır. Bu şekilde iş hayatında yaşanan olumsuz ve adaletsiz durumlar bertaraf edilebilir.
